Kolesterol seviyenizi beslenmeyle nasıl düşürebilirsiniz?
Kolesterol yaşamsal fonksiyonlarımız için gerekli yağ yapısında bir maddedir.
Hem vücudumuzda üretilir hem de
beslenmemizle bazı yiyeceklerden alınmaktadır. Kolesterolün kanda
taşınabilmesi için karaciğerden salgılan bir proteine (apo B-100)
ihtiyacı vardır. İkisi birleşince lipoproteinleri oluştururlar;
LDL(düşük yoğunluklu-kötü huylu lipoprotein), HDL(yüksek yoğunluklu-iyi
huylu lipoprotein), VLDL(çok düşük yoğunluklu lipoprotein).
Kan bulgularınızda HDL‘niz düşük, LDL’niz yüksekse kalp hastalıklarına yakalanma riskiniz de o kadar yüksektir.
Normalde vücudumuzun kolesterole
ihtiyacı bulunmakta fakat yüksekliği de sağlığı olumsuz etkilemektedir.
Yetersiz ve dengesiz beslenme, hareketsizlik, kilo fazlalığı, sigara ve
alkol tüketimi, yaş, genetik faktörler kolesterol seviyesini yükselten
nedenlerdendir.
Kolesterol seviyesinin düşmesi için
beslenmemizde bazı değişikliklerin yapılması yaşam kalitemizi de
etkileyecektir. Bunun için;
*Mümkün olduğu kadar az ve sık beslenmeye çalışın.
*Günde 2-2,5 lt su için.
*Yemeklerinizi yavaş yemeye çalışın,
yavaş yemek tokluk hissinizin de artmasını sağlayacaktır.
* Hazır gıdalardan tüketmemeye çalışın.
*Hayvansal iç yağlardan, tereyağı, krema, margarinden uzak durun.
*Yemeklerinize fındık yağ, ayçiçeği
yağ, mısırözü yağını salatalarınıza ise zeytinyağını kullanın.
Zeytinyağını asla pişirme işleminde kullanmayın.
*Sakatat ve şarküteri ürünlerini tüketmeyin.
*Yiyecekleri kızartma işlemiyle
kesinlikle tüketmeyin. Izgara, haşlama, buğulama, fırınlama yöntemiyle
pişirme teknikleri uygulayın.
*Lif oranı yüksek besinleri tercih edin; sebze, meyve, kurubaklagiller, tahıllar..
*Bütün meyvelerden ara öğünlerinizde 1
porsiyon tüketin ama ağırlıklı olarak turunçgilleri tercih edin.
*Sebze ve meyveleri mevsiminde tüketin.
*Sebzeleri kahvaltıda söğüş olarak,
öğle ve akşam yemeklerinizde salata veya sebze yemeği olarak tüketin.
*Ekmek olarak kepekli, çavdar veya tam buğday unundan yapılmış ekmekleri tüketin.
*Kırmızı eti haftada 1 kez , balığı en az 2 kez tüketin.
*Yemeklerinizi etli yaparken yağ kullanmayın.
*Yoğun çorbalar yerine sebze çorbası tercih edin.
*Süt, yoğurt ve peyniri az yağlı / yağsız tüketin.
*Alkol ve sigara kullanmayın.
*Her gün 4-5 adet ceviz veya 8-10
adet badem yiyin. Yoğurt veya salatanızın içine bir yemek kaşığı kadar
keten tohumu serpin.
*Eğer tansiyon probleminiz de varsa yemeklerinizi az tuzlu/tuzsuz tüketin.
Sağlıklı beslenerek, eğer kilo
fazlalığı varsa kilo vererek ve düzenli egzersiz yaparak kolesterolün
yükselmesi önlenebilir. Egzersiz HDL(iyi kolesterol) seviyesini
artırmaktadır. Ailede kolesterol yüksekliği varsa rutin kontrollerle
kan bulgularınızı kontrol ettirmenizde de fayda var. Stres birçok
hastalığı tetikleyen bir faktör. Stressiz bir yaşam için elinizden
geleni yapın.
Belirlemiş olduğunuz hedefiniz bu olsun. Lida zayıflama hapı ile kilo vereceğim. Kendinizi bu olgunun gerçekliğine şartlamanız gerekmektedir. Şartlamanız durumunda istediğiniz sonucu daha iyi alabilirsiniz. Vücudumuzda oluşan kiloların iki nedeni vardır, birincisi alınan enerjinin verilen enerjiden büyük olmasıdır. İkinci neden, alınan kalori miktarının harcanan kalori miktarından büyük olmasıdır. İşte bu noktada 
Kime şişman denir? Kimler Şişmandır?
Sinir gerginliği günümüz şartlarında fazlasıyla artabilmektedir. İnsanların psikolojileri dış faktörlere bağlı olarak her an değişe bilmektedir. Bunu düzeltmenin ve düzenlemenin en kolay yolu ufak egzersizler, banyolar ve rahatlama çalışmaları sayesinde mümkün olabilmektedir. Sizlere aşağıda sinir gerginliği ve sinir yorgunluğu için uygulayabileceğiniz banyo tariflerinden bahsedeceğiz.
Alkol kullanımı kişilerden kişilere değişebilmekte ve farklılıklar gösterebilir bir vaziyet alabilmektedir. Alkol bağımlılarının türleri vardır. Bu türlerden biri sosyal içici olarak nitelendirilen türdür ki; içen kişilerde ciddi sağlık ve sosyal sorunlar oluşmadı ise ve alkol alımını bıraktığında alkole karşı bir istek oluşmuyorsa bu kişiler bu sınıfa girmektedirler. Günümüzde bir çok kişi sosyal içici olarak görünse de, aslında alkole bağımlı vaziyete yavaş yavaş gelmektedirler. Birde kişilerdeki alkolü kesmeye yönelik bilinç kesildiyse ve kontrol sağlanamıyorsa alkol bağımlılığı ile karşı karşıyayız diyebiliriz. Sadece bir defa içmekten bir şey olmaz denilen alkolün bile bir kerecik içiminden bile ağır riskler oluşturabileceğini kişilerin hiç bir zaman unutmamaları gerekmektedir. 
Karın bölgesindeki fazlalıkları olanlar, ilk bakıştan itibaren hoş bir görünüm yerine itici ve hoşlanılmayan bir görünüme sahip olurlar. Çevrelerindeki insanların dikkatlerini hemen olumsuz yönde çekerler. Çok çok eleştiri almaya başlarlar. Günümüzde biliniyor ki, vücudun üst kısmının kaslı görünmesi ve dümdüz bir karına sahip olma amacıyla bir çok yönteme başvuruluyor. Body salonlarından tutun, diyet uygulamaya ve egzersizleri denemeye kadar insanlar bir çok yöntemi denemek ile meşguller. Kendinize ayıracağınız günde kısacık bir vakit ile dümdüz karına sahip olacağınızı söyleyen bir çok ilan ve reklam mevcuttur. Kendine vakit ayıramayan ama düz gir karına sahip olma arzusunda olanlar içinse daha çeşitli yöntemler geliştirilmiş ve piyasaya sunulmuştur. Ama şunu belirtmeliyiz ki, karın bölgesindeki kaslarınızı ne kadar çalıştırırsanız çalıştırın, karın bölgesinde sahip olduğunuz yağlar sebebiyle hiç bir zaman dümdüz bir karına sahip olamazsınız. Karın bölgesindeki yağlanmaları gidermeden dümdüz bir karına sahip olma isteği hayalden başka bir şey değildir. Çevrenizde gördüğünüz jilet gibi bir vücuda, kaslı bir yapıya dümdüz bir vücut görünümüne kavuşabilmeniz için, vücudunuz içerisinde çok düşük bir yağ oranına sahip olmanız gerekmektedir. Lidazayıflama hapı yağ yakıcı etkisi ile yukarıda yazdığımız fazlalık olarak nitelendirilebilecek olan yağlarınızdan kurtulmanıza yardımcı olur. Hem de hiç bir alete, cihaza ya da çalışmaya gerek duymadan o size yardım eder. Fakat doğru ve düzenli kullanım sonucunda bunu elde etmeniz mümkündür. 
Lida ve vücut yorgunuğunun giderilmesi için sizlere bir banyo tarifi vermeye karar verdik. Biliyorsunuz su yüzyıllardır, belki de insanoğlunun yaratıldığından bu yanadır insanoğlunun her derdine deva olmuştur. Su hayat kaynağıdır. Her türlü şifahi işlemlerimizde bile onu gerçekleştiririz. Vücudumuzun çoğunluk oranda bir kısmını su teşkil etmektedir. Su olmadan bir hayatın düşlenmesi hatadır. Su olmadan kişilerin hayatlarını devam ettirebilmeleri imkansıdır. Vücut yorgunluğunun giderilmesi için doğal tavsiyeleri yerine getirmek lazımdır. Vücut yorgunluğu giderilmez ise, kişilerde metabolizmada çöküşler ve ardından bir çok hastalıklar meydana gelebilmektedir. Bu hastalıkların temelinde yatan
